NEWS This is the latest News !

Şeker Hastalığı (Diyabet) Nedir?

Ülkemiz de dâhil olmak üzere tüm dünyada şeker hastalığı yaygın bir şekilde görülmektedir. Ayrıca diyabet vücudun tüm yapısını bozarak birçok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Başka bir deyişle bu hastalık vücudun metabolik dengesini bozar. Böylece diyabet çeşitli organlarda ve uzuvlarda tahribat yaratır. Bunun sonucunda diyabet hastalarının hayat kalitesi büyük oranda düşer. Kan şekeri değerinin bozulması sadece belirli bir bölgeyi etkilemez. Şöyle ki kanın ulaştığı bütün yerleri olumsuz etkiler. Diyabet, böbrekten ayaklara, gözden beyne kadar oldukça geniş bir alanda etki gösterir. Bunun için diyabet hastalığından korunmalı ve sağlığımızı korumalıyız. Diyabet, bir anda ortaya çıkan bir rahatsızlık değildir. Ayrıca bu hastalık kesin olarak belirlenebilen sebeplere sahip değildir. Yıllar içinde metabolizmanın bozulması sonucunda kan şekeri düzelmez. Ayrıca hormonlar yeteri kadar işlev göstermez. Bunun sonucunda kişi şeker hastalığı yani diyabete yakalanır. Tahmin edeceğiniz gibi bu kadar uzun bir zamanda ortaya çıkan hastalığın tedavisi hiç de kolay olmuyor. Hastanın geniş çaplı yaşam tarzı değişiklikleri yapması gerekir. Bunun yanında hasta besin alışkanlıklarını düzenlemelidir. Ayrıca çeşitli ilaçlar ve hormon tedavileri diyabet hastalığı kontrolü açısından büyük önem teşkil ediyor. Bu yazımızda sizlere; • Diyabet hastalığı nedir? • Diyabet nasıl oluşur? • Diyabetten nasıl korunmalısınız? • ‘Şeker hastaları hangi besinleri tüketmelidir?’ gibi soruların cevaplarını açıklayacağız. Öncelikle bu hastalığın nasıl ortaya çıktığını anlatarak yazımıza devam edelim.

Diyabet Nasıl Oluşur?

Halk arasında şeker hastalığı olarak ifade ettiğimiz bu rahatsızlığın tıp literatüründe ifadesi farklıdır. Tıp dünyası bu hastalığı tip 2 diabetes mellitus olarak ifade eder. Ayrıca diyabetin pek çok alt dalı bulunmaktadır. Fakat insanlarda daha çok tip 1 ve tip 2 diyabet ile karşılaşıyoruz. Tip 1 diyabet daha genç yaşta etkisini göstermektedir. Bu tür hastalık, vücudun pankreastaki insülin üreten hücreleri yok etmesiyle ortaya çıkıyor. Ayrıca hastanın vücudunda insülin kalmadığı için ilaç tedavisi işe yaramaz. Kısacası tip 1 diyabet hastası düzenli olarak dışarıdan insülin desteği almalıdır. Daha çok orta yaş ve ileri yaşta tip 2 diyabet hastalığı kendini gösteriyor. Bu tip hastalıkta bazı nedenlerden dolayı insülin hormonu işlevini yerine getirmemektedir. Yani kötü beslenme, obezite ve genetik yatkınlık şeker hastalığı sebebi olmaktadır. Tip 2 diyabette vücutta insülin vardır. Fakat insülin kan şekerini düşürme görevini yerine getiremez. Buna bağlı olarak yüksek kan şekeri nedeniyle ortaya çıkan belirtiler etkilerini gösterir. Diyabetten korunmak için mutlaka beslenmemize dikkat etmeliyiz. Rafine şekerlerden uzak durmamız önemlidir. Ayrıca kilo kontrolümüzü sağlamalıyız. Böylece diyabetin oluşumunu engelleyip, geciktiririz. Ayrıca semptomlarını minimuma indiririz.

Tip2 Diyabet Ne Demektir?

Kandaki glikoz seviyesinin çok yüksek olmasını tip2 diyabet olarak ifade edelim. Bu tür hastalıkta hücreler normal üretilen insüline karşı direnç kazanır. Böylece hücreler kandaki şekerden faydalanamaz. Stres, genetik olarak ailede diyabetin olması, aşırı kilo ve hareketsiz yaşam tip2 şeker hastalığı risk faktörleridir. Bu tür diyabette kişi aşırı susar ve sık idrara çıkma ihtiyacı duyar. Ayrıca bu tür hastalar kalp ve sinirlerde ciddi problemler yaşayabilirler. Ancak tip2 diyabetin varlığı bazen hiçbir şekilde fark edilmez. Bu hastalık nedeniyle hastaların günlük yaşamı bir ömür etkilenecektir. Hastaların bu hastalığı kontrol altına alması çok önemlidir. Bunun için doktorun verdiği ilaçları kullanıp, düzenli tıbbi kontrollere gitmelidirler.

Tip1 Diyabet Ne Demektir?

Eğer kişinin vücudu yeterli miktarda insülin hormonu üretmiyorsa, bu tip1 diyabet hastalığına neden olur. Böylece kandaki şeker yüksek değerlere ulaşır. Bu nedenle tip1 diyabet hastaları günlük insülin enjeksiyonlarına ihtiyaç duyar. Genel olarak bu tür şeker hastalığı küçük yaşlarda ortaya çıkmaktadır. Ayrıca hastanın bağışıklık sistemi insülin üreten hücrelere saldırır. Böylece tip1 diyabet ortaya çıkar. Bu tür diyabet hastalığı DKA yani diyabetik ketoasidoza neden olmaktadır. Eğer kişinin vücudunda ciddi insülin eksikliği varsa, vücut enerji için şeker kullanamaz. Bunun yerine vücut mekanizması depolanmış yağlardan faydalanmaya başlar. Vücut yağları kullandıkça ortaya ketonlar çıkar. Vücuttaki bu ketonlar birikip kanın asitlik değerini yükseltir. Özellikle çocuklar fenalaşmadan tip1 diyabetin tespiti çok önemlidir. Tip1 diyabetin belirtileri arasında kilo kaybı vardır. Yukarıda belirttiğimiz gibi kilo kaybının nedeni vücudun yağları kullanmasıdır. Eğer beslenme ve hareket tarzınızı değiştirmediğiniz halde kilo veriyorsanız sebebi tip1 diyabet olabilir. Ayrıca vücut yağ yakarken ortaya çıkan keton yapıları mide bulantısı ve kusmaya neden olur. Üstelik keton yapıları kandaki sistemi tehdit edecek seviyelere yükselebilir.

Gestasyonel Diyabet Ne Demektir?

Hamilelikte şeker hastalığı, bir gebe kadının hamileliğinin ilerleyen döneminde vücudunda yeterli insüline sahip olmamasından kaynaklanır. Buradaki önemli nokta hamilelik öncesi bu tür kadınların vücudunun yeterli insülin salgılayabilmesidir. Gestasyonel diyabet, geçmişte şeker hastalığı tanısı olmamasına rağmen hamilelik boyunca kan şekerinin yükselmesidir. Ayrıca hamilelik bitince kadınların kandaki şeker seviyesi düzelir. Ailesinde şeker hastası bulunanlar ve fazla kilolu olanların gestasyonel diyabete yakalanmaları daha kolaydır. Bu şartlarla birlikte 30 yaş üzerinde olan kadınlar hamilelikte diyabet hastası olabilirler.

Gizli Şeker Ne Demektir?

Bazı kişilerin kan şekeri değeri normalden yüksek olur. Fakat yine de bu kişilere diyabet hastalığı tanısı koyacak seviyede kan şekeri değerleri yoktur. Bu duruma gizli şeker veya pre diyabet denir. Yapılan araştırmalarda genellikle pre diyabet olan kişilerde yıllar içinde tip2 diyabet tespit edilmektedir. Eğer pre diyabet hastalığını tip2 diyabete dönüşmesini engellemek istiyorsanız beslenmenize ve egzersizlere önem vermelisiniz. Böylelikle gizli şekerin tip2 hastalığına dönüşmesi de geciktirilir.

Şeker Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

• Tüm diyabet türlerinde genetik faktörler ve aile öyküsü çok önemli bir noktadır. Eğer birinci derece akrabanızda tip 1 diyabet varsa, herhangi bir belirti beklemeden doktora gitmelisiniz. • Tip 2 diyabet ve gestasyonel diyabet için risk faktörlerinden biri obezitedir. • Hareketsiz bir yaşamınız varsa kilo kontrolünüz zorlaşacaktır. Bu durum diyabet olarak tip 2 diyabete davetiye açar. • Vücuttaki insülin hormonu pankreas tarafından salgılanır. Bu organda oluşan bir hastalık şeker hastalığı riskine neden olabilir. • Kadınlarda polikistik over sendromu diyabet riski nedeni yaratabilir. • Eğer hücreler insüline karşı direnç oluşturursa yüksek kan şekeri değeri oluşabilir. • Hamilelikte gestasyonel diyabet yaşayan kadınlar ilerleyen yıllarda tip2 diyabete yakalanabilir. • Tip 2 hastalık diyabet yaş faktöründen de etkilenir. Kişiler yaş aldıkça metabolizmaları yavaşlar. Bu nedenle tip 2 diyabete yakalanma riskleri artar.

Diyabetin Yol Açtığı Hastalıklar Nelerdir?

• Kan şekerinin yüksek olması, damar duvarı başta olmak üzere pek çok organımıza ve uzvumuza hasar veriyor. • Damardan oldukça zengin olan ve kandaki değişikliklere hassas yanıtlar verebilen böbreğimiz bu durumdan ilk etkilenen organlarımızdan birisi. Özellikle kandaki fazla glikoz idrar ile atılır. Yani şeker hastalığı kişinin idrar sıklığını artırmaktadır. Ayrıca aşırı derecede yüksek değerli şeker böbrek işlevlerini bozar. Bu durum hastaları hastaneye sevk eden önemli faktörler arasındadır. • Gözler kılcal damarlardan oldukça zengin olan hassas organlarımızdır. Bu yüzden hiperglisemi yani kan şekerinin yükselmesi gözleri oldukça etkileniyor. Diyabet açısından en korkulan semptomlardan birisi gözün tahribata uğramasıdır. Bunun sonucunda hasta görme yetisini kaybeder. • Bunun dışında kan şekerinin yüksek olması, beynimizi de önemli ölçüde etkiliyor. Kan şekeri her ne kadar yüksek olsa da tip 2 diyabet hastalarında insülin görevini yapamaz. Böylece kan şekerini beynimiz besin olarak kullanamaz. Sonuçta pek çok psikolojik rahatsızlık, duyu kayıpları, uyuşmalar, kas güçsüzlükleri ve sinir sistemi sorunları olur. • Özellikle şeker hastalığı diyabetik ayak dediğimiz ayakta iyileşmeyen yaraların ortaya çıkmasına neden olur. Aslında bu problem sinirlerin tahribatı sonucunda meydana geliyor. Ayaktaki yaralar için geç kalmadan doktora başvurmak önemlidir. Çünkü semptomlar ilerler. Sonuçta diyabetik ayak komplikasyonunu geri döndürmek pek mümkün olmuyor. • Bu yüzden diyabet tanısı konan kişilerin mutlaka sürekli doktor kontrolünde olması gerekir. Ve semptomlarını kontrol altına alması önemlidir.

Şeker Hastaları Hangi Besinleri Tüketebilir?

Diyabet hastalığı tanısı konulmuş kişiler özellikle beslenme alışkanlıklarına çok dikkat etmeliler. Çünkü hiç beklemedikleri besin grupları bile kan şekerlerini aşırı yükseltir. Böylece acil bir durum ortaya çıkar. Bunu engellemek için mutlaka beslenme rutininizi düzenlemelisiniz. Şeker hastalığı için yemeklerinizi önceden belirlemeli ve doktor kontrolünde bir liste hazırlamalısınız. Hiç şeker tüketmeseniz de beyaz ekmek, pirinç, makarna, hamur işleri ve trans yağlar sizin hastalığınızı kötü yönde etkiler. Diyabet hastalığına sahipseniz öncelikle karbonhidratı tamamen kesmek gibi bir hataya düşmemelisiniz. Bu seferde insülin tedavisi aldığınız için vücudunuzu besinsiz bırakarak düşük şeker komasına girebilirsiniz. Örnek bir beslenme olarak kilogram başına 1 gram protein ile beslenmelisiniz. Ayrıca kepekli ekmek, tatlı patates, yulaf gibi kompleks karbonhidratlar tüketmelisiniz. Üstelik yemeğinizin yanında yoğurt, yeşil sebzeler ve baklagiller tüketmelisiniz. Böylece vücudunuzun ihtiyacı olan besinlerin tamamını almalısınız.

Şeker Hastalığı ve İnsülin Tedavisi

İnsülin tedavisi aslında vücutta eksik olan veya hiç var olmayan insülin için iğne yapılmasıdır. Başka bir deyişle iğnelerle dışarıdan hormon takviyesi verilmesidir. Özellikle diyabet hastalığının ileri seviyelerinde hastalar kan şekerinin kontrol edilmesi açısından bu ilaçlara ihtiyaç duyarlar. Bu yüzden düzenli olarak insülin tedavisi almak zorunda kalırlar. Aslında birinci basamak olarak doktorlarımız tedavide kan şekeri düzenleyici ilaçlara ve yaşam tarzı değişikliklerine yer veriyorlar. Fakat böbrek, göz, sinir sistemi ve önemli organ hasarı olan durumlarda doktorlar vakit kaybetmeden insülin tedavisine başlarlar. Böylece hastanın kan şekerini kontrol altına alırlar. Hatta hastalara, sürekli bir damarına bağlı olan küçük bir kit yerleştiriyorlar. Böylece hastalar gün boyu kendilerine verilen insülini kullanabiliyorlar. Bu devrimsel tedavi yöntemi de tip 2 diyabet hastalarının daha rahat yaşamalarını sağlamaktadır. Bu tedavi şeker hastalığı sürecini olumlu şekilde etkiler.

Hizmetlerimiz

Dr. Muhammet benzer​
Dr. Muhammet BENZER